Ayın 13′ü Günlerden Cuma!

|

Bir dağıtımcı azizliği olsa gerek, sinemalarımıza önce ikinci bölümü geldi. Devam bölümünün devam bölümlerini (!) ve ilk bölümünü 80′lerde ortalığı kasıp kavuran video furyasında hatmettik.Devamında 10 bölüm çekildi fakat hepsi birbirinin aynı gibi. Yine de korku filmi fanatiklerinin vazgeçilmez filmi: “Friday the 13th” (13.Cuma)..


Hikaye basit ve yüzeysel. Üstelik kendisinden birkaç yıl önce yapılmış “Halloween” ile 1960 yapımı “Psycho”yu (Sapık) da fena halde anımsatıyor. Gençlerin kamp amaçlı uğrak yerlerinden Crystal Lake Gölü ve ormanı seri cinayetlerle çalkalanacaktır. Bebek bakıcısı genç kızlardan birine emanet edilen küçük Jason, ihmal sonucu boğulur. Katil ise “Sapık” filminin anne sendromlu karakteri Norman’ın aksine, “anne”dir. Bu, daha sonra Wes Craven’ın teen-slasher türünü dirilttiği “Scream” (Çığlık)’ta da zekice anılacaktır. Açılış sahnesinde Drew Barrymore’un canlandırdığı karaktere ölümüne sorular soran katilin tuzaklı sorusudur: “13. Cuma filminde katil kimdir? Yanıt Jason olarak gelir. Oysa ilk bölümün katili “anne”dir. Küçük bütçeli bir korku filminin gişe başarısı sonraki bölümlerde katili “oğul”a çevirmiş ve inanılması güç biçimde Jason Voorhees, her seferinde geri dönmüştür.



“13. Cuma” filmlerinin şablonu bellidir. Kızlı erkekli liseli bir grup genç, ormanlık bir göl kıyısına tatile giderler. Filmin başlarında, yöreyi iyi bilen ama gençler tarafından ciddiye alınmayıp deli gözüyle bakılan hırpani görünüşlü bir ihtiyar adam onları uyarır. Gençler göl kıyısındaki evlere yerleşirler. Başlarında ebeveyn olmaksızın istedikleri gibi özgürce hareket ederler. Sınırsızca ot çekmekten, seks yapmaktan kaçınmazlar. Ve elbette, tek tek öldürülürler.


Hollywood Korku Sineması ‘70 ve sonraları 80′lerde, ‘68 deki radikal özgürlük hareketlerine tepki veren bir yol izlemiştir. Son derece muhafazakar bu yolun kilometre taşları, Amerikan gençliğine (dolaylı olarak dünya gençliğine), geçmişi bilmeleri, büyüklere saygı göstermeleri, özgür seks yapmamaları ve ailelerinden ayrılmamaları üzerine bir dizi söylem geliştirir. Filmlerin finalinde, olasılıkla bakire bir genç kız ve ona platonik biçimde bağlı bir yardımcı erkek figürünün hayatta kalması, bu söylemleri pekiştirmektedir.



Öyle anlaşılıyor ki, “13.Cuma” serisi uzun süre devam edecek. Yapımcıların, en son 2003 yılında gerçekleştirdikleri film “Freddy vs Jason“. Yani, Hollywood’un en namlı iki seri katili “13.Cuma”nın Jason’ı ile “Elm Sokağı’nda Kabus“un Freddy Krueger’ını aynı filmde buluşturdu.2009′da ilk filmin yeniden çekimini beklediğimiz 13. Cuma’nın esprisi cinayetlerin 13. Cuma günü işlenmesi olsa da, bu daha sonraları özelliğini yitirmiş. Tıpkı, buz hokeyi maskeli soğuk katilimiz Jason’ın derinden gelen tüyler ürpertici sesi gibi.


Bu gün baktığımızda, dünyamız ve ülkemizde gelişen felaketleri, savaşları, katliamları aklımıza getirip bu filmlerin sunduğu kurgusal dünyanın aslında nasıl da dehşetli biçimde yaya kaldığının farkına varıyoruz. “13.Cuma” filmleri kült mertebesine çoktan erişti. Ama bir gerçek var ki, o da 14. gün’ün daha kötü olduğu!!.


Kaynak: devilboy >>

0 yorum: